- üvendire
- [üve’ndire]希́ is. 赶牛棍(一头钉有钉子的): Silâhsız kaldık, köy-lüler bize tipçik, üvendire, nacak yetiştirirdi. 我们失去了武器, 农民们给我们送来了枪托、赶牛棍和短把斧头。
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
üvendire
Look at other dictionaries:
üvendire — is., Rum. Çift öküzlerini yürütmek için kullanılan, ucuna nodul çakılmış uzun değnek, gönder Öküzün üvendiresini tuttu ve sakin, huzur dolu bir sesle haber verdi. N. Araz … Çağatay Osmanlı Sözlük
gönder — is., Rum. 1) Bayrak direği 2) Üvendire 3) hlk. Kayık ve yelkenli gemilere yön vermeye yarayan, ucunda metal olan ağaç sopa Birleşik Sözler yelken gönderi … Çağatay Osmanlı Sözlük
nacak — is., ğı Sapı kısa, küçük odun baltası Silahsız kaldık, köylüler bize dipçik, üvendire, nacak yetiştirdi. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
nodullamak — i, hlk. 1) Hayvanı üvendire ile dürtmek 2) mec. Dürtmek, uyarmak, hatırlatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
